Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gazipaşa Gençlik Kolları Başkanı Yunuscan Karaduman, ülke gündemini sarsan sahte diploma skandalına ilişkin açıklama yaptı. Karaduman, olayın sadece bireysel bir suç değil, sistematik bir çöküş olduğuna dikkat çekti.
"DEPREMDE HAYATINI KAYBEDENLERDEN MEDET UMDUNUZ"
Karaduman, sözlerine toplumun adalet duygusunu derinden sarsan bu skandalın Türkiye Cumhuriyeti tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir durum olduğunu belirterek, "Depremde hayatını kaybeden vatandaşlardan medet umdunuz! Türkiye Cumhuriyeti tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir skandalla karşı karşıyayız. Son günlerde kamuoyunun gündemini meşgul eden sahte diploma skandalı, sadece eğitim sistemimize değil, aynı zamanda kamuya olan güveni de derinden sarsmıştır" dedi.
"ÇETELER DEVLET KURUMLARINA SIZMIŞ"
Karaduman, devletin en temel kurumlarına sızan bir çete eliyle sahte diplomaların, sağlık raporlarının ve kimlik belgelerinin düzenlendiğine dikkat çekti. "Devletin en temel kurumlarına sızan bir çete eliyle sahte diplomalar, sahte sürücü belgeleri, sahte sağlık raporları, sahte hakim, savcı, polis kimlikleri, engelli raporları, doğum belgeleri, psikolog, mühendis, eczacı ve hatta sahte kimlikler düzenlenmiş. Kamuya ait e-imza sistemleri istismar edilmiştir" ifadelerini kullandı.
"BİR BELGE DEĞİL, TOPLUMA VERİLEN SÖZ
Bu durumun yalnızca bir suç örgütü faaliyeti değil, aynı zamanda bilgi güvenliği, liyakat ve kamu güvenliği açısından bir çöküş olduğunu vurgulayan Karaduman, "Hepimiz biliyoruz ki bir diplomanın sadece bir kağıt parçası değil, topluma verilen bir söz niteliği taşımaktadır" diye konuştu.
HALKIN SAĞLIĞI VE ADALET DUYGUSU TEHLİKEDE
Karaduman, sahte belgelerle görev yapan kişilerin halk sağlığı ve adalet sistemine büyük zarar verdiğini belirtti. "Eğitim, sağlık, hukuk gibi hayati alanlarda sahte belgelerle görev yapan bir kişinin varlığı bile, halk sağlığını ve adalet duygusunu tehdit eder. Bu nedenle, sadece sahte diploma düzenleyenler değil bu belgelerle atama, terfi veya ruhsat işlemi yapan sorumlular da ortaya çıkarılmalıdır" dedi.
SORUMLUSU SİYASİ ANLAYIŞTIR
Skandalın temelinde, yıllardır sürdürülen kayırmacı ve kuralsız yönetim anlayışının yattığını ifade eden Karaduman, "Bu rezaletin baş sorumlusu, yıllardır kuralsızlığı ve kayırmacılığı 'idare' zanneden siyasi anlayıştır. Sistemi çürütürseniz, çeteler boşluğu doldurur" ifadelerini kullandı.
BU DİPLOMALAR KİM İÇİN HAZIRLANDI?
Açıklamasının devamında, olayın boyutlarını ortaya koyan soruları sıralayan Karaduman, "Ortaya çıkan her bilgi, sadece bireysel çıkar değil, örgütlü bir rant sistemi olduğunu göstermektedir. Soruyoruz: Sahte diplomalarla kamuya kimler yerleşti? Bu kişilerden kaçı hala görevde? Bu belgeleri kullananlar yalnızca 'çete üyeleri' mi, yoksa belli makamlara yakın kişiler de var mı?" diye konuştu.
BU BİR SİSTEM AÇIĞI DEĞİL, SİSTEMİN ÇÜRÜMÜŞLÜĞÜDÜR
Bu olayın yalnızca birkaç kişinin işi olmadığını belirten Karaduman, "Bilinmelidir ki bu olay sadece 'birkaç kişinin işi' değildir. Bu bir sistem açığı değil, sistemin bizatihi çürümüşlüğüdür" dedi.
YARGI, MECLİS, HÜKÜMET HAREKETE GEÇMELİ
Meclisin, yargının ve ilgili kamu kurumlarının acilen adım atması gerektiğini belirten Karaduman, "Bu kapsamda TBMM çatısı altında derhal bir Araştırma Komisyonu kurulması gerekmektedir. YÖK, MEB ve BTK başta olmak üzere ilgili tüm kamu kurumlarının yöneticileri kamuoyuna açık şekilde hesap vermelidir. Cumhuriyet Başsavcılığı, yalnızca belgeyi üretenleri değil, kullananları ve göz yumanları da yargı önüne çıkarmalıdır" ifadelerini kullandı.
"SADECE DİPLOMA DEĞİL, ADALETİ DE ÇALDINIZ"
Sahte diplomayla atama yapılan her kadronun gençlerin emeğine, adalete ve liyakat sistemine darbe olduğunu ifade eden Karaduman, "Bugün bir üniversite kazanmak için yıllarca emek veren milyonlarca genç varken, sahte diplomayla memuriyet, meslek ya da ayrıcalık kazanan her kişi, bu ülkenin geleceğinden bir şey çalmıştır" dedi.
"BU GASP, BİR BELGEYİ DEĞİL, GELECEĞİ YOK SAYMAKTIR"
Bu skandalın yalnızca bir soruşturma dosyası olarak kapanmaması gerektiğini belirten Karaduman, "Bu bir diplomadan ibaret değildir. Bu, adaletin, emeğin, liyakatin gaspıdır. Bu skandalın sadece bir soruşturma dosyası olarak kapanmasına izin verilmemeli. Her sahte belge, her görevlendirme, her kurum bağlantısı kamuoyuna açıklanana kadar bu meselenin hukuki ve siyasi takipçisi olunmalıdır" diye konuştu.
VİCDANLARA SESLENDİ: DEVLETİ ÇETELERE Mİ TESLİM EDECEĞİZ?
Karaduman, açıklamasının sonunda halkın vicdanına seslenerek, "Halkımızın vicdanı adına soruyoruz: Devleti çetelere mi teslim edeceğiz?" ifadelerini kullandı.