Gidin işinize !
Biz dağlarına kıyamayız ülkemizin, mesela, denizlerine kıyamayız. İki gözümüzün biri her ikisinin de nurudur dereleri, tosbağaları , yılanları.
Türkülerine tutkunuz bu toprakların ve bir de birer birer yok edilirken sesinizin soluğunuzun çıkmadığı o güzelim kadim kentlerine
Biz dağımızın taşımızın, kurdumuzun kuşumuzun , denizlerimizin, derelerimizin, binlerce yıllık kentlerimizin, yüreğimizi yakan türkülerimizin bekası için gecemizi gündüzümüze katarken siz neredeydiniz?
Biz bu ülkeyi seviyoruz hem de sizin her biri diğerinin aynısı olan derinliksiz sloganlarınıza sığmayacak kadar çok ve aklınızın alamayacağı kadar yüce.
Gidin işinize!
Biz toprağımızın bekası için çalışırken siz kendi beka sorunuzla oyalanın.
Siz kimsiniz ya?!
Gidin işinize!
Siz koltuklara sevdalısınız, biz ülkemize. Siz iktidar olmak istiyorsunuz; biz, bu ülkenin otuyla burcuyla, börtü bocegiyle ve her biri bizden farklı insan hazinesiyle uyum içinde bir hayat sürmek istiyoruz.
Eğer bize insani olanı, insana ve doğaya ait olanı korumayı, ülkenin kaynaklarını bunun için seferber etmeyi vaad etmiyorsanız gidin işinize!
Siz kimsiniz ya?!